Kassel Üniversitesi’nde çalışan Prof. Bosch’tan okula 25 öğrenci almasını istenir. İlana tam 400 kişi başvurur, Prof. Bosch hepsine onay verir. Sadece 25 öğrenci alacaklarını söyleyen üniversite yönetimine de cevabı şu olur:

“Yeteneksiz insan yoktur, farklı yeteneklerde insan vardır.”

Gerçekten de her insan farklı yeteneğe sahip olarak doğar ama bazı insanlar kendi yeteneğini fark edemeyebilir. Yaratıcılık, kişinin kendi yeteneğini keşfettiğinde en üst seviyeye ulaşır ama hiçbir zaman yetenek gibi doğuştan gelen bir özellik değildir.

Yaratıcılığını Ortaya Çıkar

Yaratıcılığa ingilizcede “creativity” diyorlar. O da Latince “creare”den geliyor ve “doğurmak, meydana getirmek ve yaratmak” anlamına geliyor. Hepimizin bildiği gibi bir şey meydana getirmek için zamana ihtiyacımız var. Yaratıcı zihin, sorunları ele alırken eleştirel bir yaklaşım sergiler. Nesneleri ve kavramları olduklarından daha farklı açılarla görmeye çalışır.

Yaratıcılığın dört boyutu vardır: Akıcılık, esneklik, özgünlük ve zenginleştirme.

Akıcılık

Zihni serbest bırakabilmek, akıcılığı getirir. Eğer kalıplaşmış düşüncelerle hareket ederseniz yeni şeyler yaratamazsınız. Akıcılığı geliştiren en güzel aktivite, kitap okumaktır. Kitap okurken farklı zihinlerin koridorlarında dolaşır, yazarların ya da karakterlerin düşünce yapılarıyla karşılaşırsınız.

Esneklik

Esnek olmak, diğer düşüncelere saygılı olmayı gerektirir. Yaratıcı zihinler “O senin sorunun.” demek yerine “Bu sorunu beraber nasıl halledebiliriz?” sorusunu sorarlar. Her zaman için daha iyi bir fikir vardır fakat bazen yeterli zaman yoktur ve en iyi fikir, toplu düşünce alışverişiyle ortaya çıkar.

Özgünlük

Farklı düşünceleri birbirine sentezleyerek ortaya yeni bir düşünce çıkarabiliyorsanız, belli bir özgünlüğe sahipsiniz demektir. Özgün olmak demek, tamamen sıfırdan üretilmiş kendine has şey demek değildir. Özgün olabilmek için kişinin öğrenmeye aç olması gerekir. Belirli bir konu üzerinde uzmanlaşıldığı zaman, özgünlük çoğu zaman kendiliğinden gelir.

Zenginleştirme

Yaratıcılığın boyutlarından biri de fikirleri geliştirebilmekten geçer. Size sunulan bir düşüncenin üstüne bir şeyler ekleyerek geri sunabilmeniz için kendinizi tek bir konuyla sınırlandırmamış olmanız, çok yönlü bakmayı öğrenmeniz gerekir. Hayat bir bütünden oluşuyor ve her şey birbirine bağlı, o yüzden yeni şeyleri denemekten asla vazgeçmeyin.